
Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK
SANAL BİR BEŞERDEN Prof. Dr. Salih Şimşek
SANAL BİR BEŞERDEN Prof. Dr. Salih Şimşek
Her ‘delilik’te biraz ‘velilik’ de var diyorlar... Dâvası 'madde' olanın, maddenin gitmesiyle dâvası da biter.
'Toplum vicdanı', fertlerin tek tek vicdanlarının toplamı değildir. Tüm insanların şu veya bu şekilde 'çile'leri vardır. Dertsiz insan yoktur.
Ey rüzgâr, ne kadar sert esersen es... Sana dayanacak çınarlar her zaman vardır. Çok sayıdaki 'yanlış'ın içinde az sayıda 'doğru' bulunması, görüntüyü değiştirmez.
'Hizmet talebi' olmayanlar, her türlü davranışlarını ideolojilerine göre düzenlerler. İnananlar hiç bir zaman göz ardı etmemelidirler: göklerden gelen kararlar da vardır.
Hani derler ya... 'Tatlı tatlı gülmenin, acı acı .surması' olurmuş. Unutmamak gerek... Allah'ın âdil olmasıyla kulun adâlet anlayışı aynı şey değildir. Karıştırmamak gerek...
Açık denizlere açılanlar, fırtınalarla karşılaşabileceklerini akıllarından çıkarmamalıdır. Ter toplumum içinden, zor zamanlarından, kendilerinin ufkunu açan lider insanları çıkar.
His, fikrin barutu imiş… Bazen bir ‘iç çekmek’, tonlarca nikotinden daha çok zarar verirmiş… Bir şekliyle 'yaralı' insanların yaptıkları analiz ve tahlilleri, normal olmasalar bile, 'normal' karşılamak gerek...
'Ahlâk' kavramı olmayan birine, 'ahlâksız' diye hitap etmek, ona bir hakaret değil, sadece bir durum tespitidir.
Bazı 'havvan-sever'lerin, hayvanları insanlardan fazla sevmeleri, hatta insanlardan nefret etmeleri ibret vericidir.
Param olsa var ya... Bilmemneoğlu'nun açıkladığı mal varlığını, birkaç kat fazla ödeyerek satın almaya razı olurdum.
İnsan bu! Yapmamaktan 'daha iyi olduğunu' düşünerek, bazen istemediği bir iş ve eylemi yapmak zorunda kalabilir.
‘Nâmus’ kavramı olmayanlara ‘namussuz’ diye hitap etmek, ona bir hakaret olmayıp, sadece bir durum tespitidir.
Ne garip insan yapımız var... İzmir'in problemlerine İzmirli olanlar üzülmüyorlar da İzmir dışında yaşayanlar dert ediniyorlar.
Evet, evet… İnsanların güzellik ve çirkinlik anlayışları çok farklıdır. Aynı şey, biri için çok güzel olurken, diğeri için çok çirkin olabilir.
Demem odur ki; Ne olursa olsun, eğer bir referansınız, yani bir dayanak noktanız yoksa, yapacağınız tahlillerde nereye varacağınız belli olmaz.
Geçmişte yıllar yılı ülkemizde Vergi Rekortmeni olan Ermeni bir kadının ürettiği çocuklara isim aranıyormuş. Bazı tekliflerde bulunsanız, derim.
Ne garip bir siyaset hayatımız var, anlamak mümkün değil… Hem kameraları çekim yapmamaları için bantlıyorlar, hem de görülecek mahkeme oturumlarının TRT’den canlı olarak yayınlanmasını istiyorlar. Güya ‘şeffaf’ olacaklardı ama ‘kara bantçı’ oldular Demek ki bunların ‘şeffaf yönetim anlayışı’ böyle…