Evleviyetle şunu arzedeyim :

Paylaşımlarımda hata / kusur / yanlış görerek bendenizi ikaz eden herkes, başımın üstündedir ; bunu yapan kıymetli dostlarıma bu vesile ile tekrar çok teşekkür ediyorum.

Böyle ikazlar gelince, paylaşımımda ya tâshih (düzeltme) yapıyorum veya icap ediyor ise tamâmen kaldırıyorum.

Birkaç saat önce, sayfamda en başa tutturmuş olduğum "SAYIN BAKANLARIMIZ, LÜTFEN OKUYUNUZ VE İCÂBINA BAKINIZ" başlıklı paylaşımıma, bir kıymetli dostum tenkid yazmış..

Tenkidi de, cevâbımı da takdirlerinize arzediyorum kıymetli dostlarım.

...........

Tenkid :

Rasim Duman bey bir çok bakanı ve ilgili yerde çalışanları cahillikle itham ederek yazmışsınız bu insanlara karşı biraz hos olmamış atalarimiz derki en cahil her şeyi bildiğini söyleyen!! lütfen insanlara biraz saygı bakıyorum kültür sende savunma sende yargı sende güvenlik sizde buralarda yüzlerce insanımız çalışıyor lutfen emeğe saygı bu insanlari itibarsizlastirmak ulkeye birsey kazandirmaz aksine pusuda bekleyen çakallara kapi aralar ülkemiz hiç olmadığı kadar ateş çemberi içersinde her vatandaş sorumluluğunu yetkili olsun olmasın bilecek lütfen lütfen!!!

.............

Cevâbım :

Efendim teveccühünüz ve isâbetli ikazlarınız için çok teşekkür ediyor, alıyor ve başımın gözümün üstüne koyuyorum.

Bazen hâdlerini aşanlara, hâdlerini bildirmek te, "islâm kardeşliğinin" bir icâbıdır.

Şimdi burada kat'iyyen kinâye / ironi falan yapmıyorum ve son derece samimiyim efendim.

Evet, bazı Bakanlarımız'a karşı biraz "ileri gitmiş" olabilirim ; bunu kabul ediyorum.

Fakat bu "ileri gitmemi" onlar da mâzûr görsünler lütfen !

AK Parti gibi bir "dâvâ / mefkûre partisinde" siyâset yapanların ve hele hele "Bakanlık" gibi "icrâ mevkilerini ihrâz ve derûhte edenlerin", milli hassâsiyet ve dikkatlerinin, 7 gün 24 saat "açık olması" beklenir..

Bu insanlar yazılı ve / veya şifâhi beyânlarında istimâl edecekleri her bir kelimenin dahi "milli" olmasına dikkat etmelidirler !

Ve, dikkat edecekleri en mühim husus ta, budur !

Bu mesele benim açımdan "millilik ölçüsü / miyârı / mihengi / mizânı"dır !

Bakanlık vazifesini ihrâz ve derûhte eden birisi, eğer bu hususlara dikkat etmiyor ise, diger hiçbir hususta değerlendirme yapmam !

Merhûm Ahmet Cevdet Paşa, meşhûr "Mecelle"sinde, "usûl, esâs'a tekaddüm eder" diyor..

Binâenaleyh bendeniz, makam sahiplerinin öncelikle "tasarruf ve tekellüm ettikleri LİSÂN'a" bakarım..

Burada "ârıza" var ise, kılıcımı kullanırım, canlarını yakarım !

Zira aziz Ümmet'e ve aziz milletimize yapılan en büyük sûikasd, "Harf ve Dil İnkılabı"dır !

AK Parti'de siyâset yapan herkes, bunun böyle olduğunu bilmeli ve ağzından ve kaleminden çıkan her kelimeyi de buna göre istimâl etmelidir !

Ben bu meseleyi "en büyük" ve "bize en fazla zarar veren" mesele olarak görüyorum, bu meselenin dertlisiyim delisiyim divânesiyim !

Binâenaleyh bu meselede hâssâsiyet göstermeyenleri, elimle dövmem mümkün olmadığı için, dilim ile dövüyorum !

Canları yananlar, dayak yemek istemeyenler de, akıllarını başlarına alsınlar, düşünerek tâne tâne lakin "yerli ve milli" konuşsunlar !

Paylaşımımı "üslûp açısından" yeniden tedkik ettim ve gözden geçirdim ; evet, biraz "sert"..

Fakat, "olması icâbeden kadar" sert..

Diğer vazifeleri ile alâkalı hususlara gelince :

Yahu daha biraz önce haberlerde seyrettim ; polisin çevirme noktasından kaçan bir araba, bir kadına çarptı, ağır yaraladı, bastı gitti !

Daha birkaç gün önce Kayseri'de alkollü bir maganda, polisin üzerine yürüdü, tehdit etti !

Hergün organize suç örgütü üyeleri, uyuşturucu satıcıları, hırsızlar, dolandırıcılar yakalanıyor !

Cinâyet ve yaralama haberleri artık "vak'a-i âdiye" hâline geldi !

Hergün yüzlerce "gıda hilesi / gıda tâğşişi" suçu tesbit ediliyor !

Vergi kaçıranlar, sahte evrak tanzim edenler !

Akran zorbalığı, hakaret, tehdit, vurmalar kırmalar !

6284 Sayılı kanunun sebep olduğu dehşetli içtimâi yara !..

Şimdi o paylaşımımı neredeyse yeniden yazmam gerekecek !

Bütün bunlar, bir sürü "ârızanın" olduğunun isbâtı ve delili değil midir efendim ?!

Tamam, meselenin kökünde, bu memlekette İslâm Nizâmı'nın kaldırılmış olması ve 1924 Anayasası var ; bunu zaten paylaşımımda da arzettim...

Fakat, Bakanlık vazifesi deruhte edenlerin de, "yapabilme kudretini ve selâhiyetini hâiz olmalarına râğmen, YAPMADIKLARI" ve hatta "ıskaladıkları" pek çok şey var !

Bu ülkede 2014 - 2016 Senelerinde Milli Eğitim'e bağlı 199 okulda AB ve KOÇ HOLDİNG destekli "ETCEP PROJESİ" (Eğitimde Cinsiyet Eşitliği Projesi) yani daha açık ifâde ile çok özür diliyorum - "ibnelik ve lezbiyen fahişelik projesi" tatbik edildi yahu !

Bu işi Yeni Akit Gazetesi 2016 senesinde ortaya çıkardı da, Milli Eğitim Bakanı öyle "uyandı" ve lütfen "sonlandırdı" !

Hatta bu proje "ilâhiyât fakülteleri" de dâhil olmak üzere, üniversitelerimizde bile tatbik edildi yahu !

Hem de, bizim "devr-i iktidârımızda" !

Ben "doluyum" muhterem Duran bey !

Ha, şu anda o proje uygulanmıyor, amma, her tarafta bir "Heykel muhabbeti" de almış başını gidiyor !

Heykel dediğimiz de, aslında ( 1 ) Numaralı LGBT !

LGBT Sapkınlarının "Heykel sevgilerinin" esbâb-ı mucibesi de budur !

...........

Binâenaleyh o paylaşımımdaki üslûbum,

"Nûsh ile uslanmayanı, etmeli tekdir" fehvâsındaki "tekdir" mesâbesindedir.

Kıymetli Bakanlarımız'ı - hâddimizi aşmak gibi görülse de, varsın görülsün, bendeniz burada Devletimizin bekasını ve Milletimizin selâmetini herşeyin ve her hatırın önüne koyuyorum - ikaz ve ihtârdır ; herkes aklını başına alsın, ihrâz ve derûhte ettiği makamın / emânetin ve vazifesinin hakkını versin !

Selâm ve dua ile efendim.